EtiketŞu anda cümle konusu ile ilgili sayfalara bakmaktasınız.
Bu konuyla ilgili toplam 121 içerik bulunuyor.
Söylev (Nutuk, Hitabe)
Söylev (Nutuk, Hitabe):

Bir konuşmacı tarafından bir yerde toplanmış topluluğa, bir düşünceyi coşkulu bir diile anlatmaya denir. Bunlara, "yaşatıcı yazılar" da diyebiliriz. Öyküleme anlatım biçiminin ağırlıklı kullanıldığı, okuyucunun bilgisini artırmaktan çok hayal dünyasını zenginleştirmeyi amaçlayan yazı türleridir:

Bir gerçeğe inanan bir insanın toplumu bu gerçeğe inandırmak için özünün bütünü ile yaptığı telkin sürecine hitabet; bir fikri, bir davayı karşısındaki insanlara dil ustalığı ile açıklamaya hitabet sanatı; toplum önünde bu konuşmayı yapana hatip; bir insan topluluğuna bir fikri vermek bir ülküyü aşılamak amacıyla söylenen sözlere ise nutuk veya söylev denir.

Hatiplik sanatı, insanlık geçmişinin en eski ve en köklü sanatlarındandır. Bu sanatla peygamberler ve din adamları insanları doğru yola davet etmişler; padişahlar, krallar ve kumandanlar ordularına bu sanatla hükmetmi... (Devam)
Diğer Konular 03 Mayıs 2013 Yorum yok
Sözcük Nedir
Sözcük, kendi başına anlam taşıyan ya da cümlede görevi olan ses parçasıdır.

"Roman ve öykü olay anlatan türlerdir." cümlesinde "ve" sözcüğü anlam taşımayan, bağlama görevi olan bir sözcüktür. Diğer sözcüklerin ise, kendi başlarına bir anlamları vardır.

Sözcükler, ağzın bir ya da birkaç hareketiyle söylenir. (Devam)
Diğer Konular 14 Nisan 2013 Yorum yok
Sunum
SUNUM: Güncel herhangi bir konu hakkında herhangi bir grup ya da topluluğa bilgi vermek amacıyla yapılan etkinliklerin tümüne verilen addır. Sunum zamanımızda gruplara ve topluluklara hitap edebilmek için kullanılan en önemli sözlü anlatım türleri arasında yer alır. Aslında yapılan bütün etkinlikler, törenler veya toplantılar sunumun çerisine girer. O halde konferanslar, sempozyumlar, dini ve resmi bayramlardaki kutlamalar vs. birer sunumdur.

Sunum önceden hazırlanmış ve planlanmış bir konunun etkili ve anlaşılır biçimde dinleyicilere aktarılmasıdır. Teknolojik gelişmelerle bir hayli çeşitlenen sunumlarda amaç bir meseleyi anlatmak ve konu hakkında dinleyicileri ve izleyicileri bilgilendirmektir. Bu yüzden sunum hazırlanırken ve sunulurken şu noktalara dikkat etmek gerekir.

Sunumdan Önce;

 Sunum için güncel bir konunun belirlenmesi gerekir. Toplumun yoğunlaştığı bir konunun seçilmesi sunumu daha etkili kılar.

... (Devam)
Diğer Konular 08 Nisan 2013 Yorum yok
Tamlanan Eksikliği
TAMLANAN EKSİKLİĞİ

Bazı cümlelerde sıfat tamlaması ile isim tamlamasının tamlananları ortak kullanılmaya çalışılmaktadır; ancak bu tür kullanımlar anlatım bozukluğu meydana getirmektedir.

- Ülkemiz, bazı toplumsal ve kültür sorunları yaşıyor. (Toplumsal sorunlar)

- Biz iki yıldır birbirimize kenetlenmiş bir ilişki­miz var. (Bizim)

- Bir öğretmen, öğrenciye sevgi aşılaması ge­rekir. (Öğretmenin) (Devam)
Diğer Konular 07 Mayıs 2013 Yorum yok
Tamlayan Eksikliği
TAMLAYAN EKSİKLİĞİ

Bir cümledeki tamlayanı düşmüş isim tamlamalarında tamlananın kime ait olduğu belirsiz olursa burada tamlayan eksikliğinden kaynaklanan anlatım bozukluğu vardır. Bu tür anlatım bozuklukları cümlenin başına senin ya da onun tamlayanlarından biri getirilerek cümle daha belirli hale getirilmelidir.

- Şiirlerinden oldukça etkilendim. (Senin ' onun)

- Evinin buraya uzak olduğunu bilmiyorduk. (Senin ' onun)

- Arkadaşlarına değer verdiğini sanıyoruz. (Senin ' onun) (Devam)
Diğer Konular 01 Nisan 2013 Yorum yok
Tanımalama
TANIMLAMA

Bir kavramı, bir varlığı özelliklerine göre belirtmeye denir.Tanımlama "anlatılan nedir" sorusunu yanıtlar.

UYARI: Tanımlama cümlelerinde ana düşünce paragrafın sonuç bölümündedir.

Örnek:

Düşünen kişi, düşünme yetisini elinde bulunduran, başkalarının düşüncelerine Öykünmeyen ama onlara değer veren ve akıl gücüne dayanarak, bilgilerinden, yeteneklerinden, deneyimlerinden yararlanıp amacını gerçekleştirmek için azimle çalışan kişidir.

Yukarıdaki metne "düşünen kişi" kimdir sorusunu sorduğumuz zaman metin bize cevabı vermektedir. Dolayısıyla bu metinde tanımalama vardır deriz. (Devam)
Diğer Konular 29 Nisan 2013 Yorum yok
Tartışma
TARTIŞMA

Okuyucunun bir konu üzerinde yerleşmiş düşünce ve davranışlarını değiştirmek için başvurulan anlatım biçimidir. Düşünce yazılarında yer alır. Yazar, ileri sürdüğü düşünceler, kanılar hakkında kanıtlar sunar, sorular sorup yanıtlar verir.

UYARI: Tartışma paragraflarında ana düşünce sonuç bölümündedir.

Örnek:

İlkin şöyle bir soru soralım kendimize: Şiiri şiirden soyutlamak mümkün müdür? Yani, ilk günden bugüne dek yazılmış şiirlerle ortak bir düzen kurulmuştur da, bu düzenin dışında kalabilen şiirler olmuş mudur? Olmuşsa bunlar canlılıklarını, İşlevlerini sürdürebilmişler midir? Hiç sanmıyorum. Yıkıcı bir şiir akımı biie yıktığı değerlerle beslenmek, geride bıraktığı dil, biçim, yapı özelliklerini kaynak yaparak güçlenmek zorundadır.

Başka Bir Kaynaktan:

Tartışma: Bir konu ya da olgu üzerindeki yerleşmiş düşünce ve duyguları, davranış ve kanıları ... (Devam)
Diğer Konular 24 Mart 2013 Yorum yok
Tek Heceli Diller
Tek Heceli Diller: Bu yapıdaki dilin en önemli özelliği, sözcüklerin çe­kimli hallerinin olmamasıdır. Sözcükler, büküme uğramadan ve de­ğişmeden sabit bir şekilde kaldığı için gramer ve anlamsal ilgileri cümle içerisinde bulunduğu yere göre be­lirlenir. Sözcükler, cümle içindeki yerlerine ve diğer sözcüklerle yanyana gelmelerine göre farklı anlam ve görev üstlenirler. Bu yapıdaki dil­lerde cümle vurgusu ve sözcük vurgusu çok büyük önem teşkil etmektedir. Tek bir sözcük farklı tonlarda söylendi­ğinde birçok değişik anlamı karşılayabilmektedir. Çince, Tibetçe, Siyamca, Tek Heceli Diller grubuna giren dillerdendir.

Diğer Yapı Bakımından Diller:

Eklemeli Diller

Çekimli Diller (Devam)
Diğer Konular 05 Nisan 2013 Yorum yok
Tevfik Fikret
(1867-1915)

Türk şiirinin çağdaşlaşmasında, yeni bir kimlik kazanmasında önemli bir dönüm noktasıdır. Galatasaray Lisesi'nde ( Mekteb-i Sultani) okumuş, burada Recaizade Mahmut Ekrem, Muallim Naci gibi dönemin ünlü edebiyat öğretmenlerinin öğren­cisi olmuştur. Recaizade Mahmut Ekrem'in desteğiyle, Servet-i Fünun dergisinin başına getirilen sanatçı, çeşitli memurluklarının ardından, yine Galatasaray Lise­si'nde öğretmenlik yapmıştır. Derginin kapatılması üzerine bebek'teki "Aşiyan" adını verdiği evine çe­kilmiş; bu arada Galatasaray'daki görevini sürdür­müştür. Sanatının ilk yıllarında, Divan edebiyatı etkisinde şiirler yazan Tevfik Fikret'i , Servet-i Fünun Edebiyatı döneminde bireysel duyarlıklarının ozanı olarak görüyo­ruz. Bu dönemde Türkçe'yi aruz vezninde başarılı bir biçimde kullanmış, şiiri düzyazıya yaklaştırmış, eski nazım biçimlerini bırakarak Batı'dan alınma sone ve terzarimayı ... (Devam)
Diğer Konular 14 Mayıs 2013 Yorum yok
Tırnak İşareti
TIRNAK İŞARETİ (« »)

1. Başka bir kişiden veya yazıdan aynen aktarılan cümleler tırnak işaretiyle yazılır

- "Neler söylüyorsun sen?" diye bağırdı.

2. Özel olarak belirtilmek istenen sözler tırnak içinde yazılabilir:

- Şiirlerinde "sıla özlemi" ağır basar.

3. Yazıda geçen eser adları, atasözü ve Özdeyişler tımak içinde belirtilir:

- Yazarın, "Türkçe Off kitabını okudun mu? (Devam)
Diğer Konular 18 Haziran 2013 Yorum yok
Tümleç Yanlışlığı
TÜMLEÇ YANLIŞLIĞI

Bir cümlede ' genellikler sıralı ve birleşik cümlelerde- ilk cümle için kullanılan herhangi bir tümleç (nesne, dolaylı tümleç, zarf tümleci) ikinci cümle için kullanılıyorsa bu tümleçler ikinci cümleye uygunluk sağlamalıdır.

- Beni anlıyor ve cevap veriyordu, (bana)

- Şimdi eve git, ben arayınca dek ayrılma (Oradan)

- Zaman değerlidir, bu nedenle iyi değerlen­direlim. (Zamanı) (Devam)
Diğer Konular 23 Nisan 2013 Yorum yok
Türk Masalları
Eser Hakkında

Naki Tezel uzun memuriyet hayatı boyunca devamlı olarak Türk folklor ve edebiyatı ile ilgilenmiş, bir taraftan da der­lemeler yapmıştır. Onun tanınmasını sağlayan asıl eserleri ise Türk Masalları isimli derleme eseridir. Bu eser sayesinde halk arasında yaşayan, ancak yazıya geçmeyen birçok masal ka­leme alınmış ve kültürümüze kazandırılmıştır. Naki Tezel, bu masalları 1933-1958 yılları arasında, başta İstanbul ve Ankara (bazı kaza ve köyleriyle) olmak üzere, yurdun çeşitli bölgelerinde büyük bir sabır ve ti­tizlikle derlemiş, yüzlerce masal arasından seçerek meydana getirmiştir. Bu kitapta 54 Türk Masalı yer almıştır.

Türk Masallarının Türk kültür ve edebiyatındaki yeri hakkında Naki Tezel şöyle der: "Çocukluğumuzda bizi, aile toplantıla­rında çoğunlukla eğlenmek için söylenen; ama anlamlarını pek kavrayamadığımız mânilerden ve neyi anlattığını bul­makta değil bizim, büyü... (Devam)
Diğer Konular 29 Nisan 2013 Yorum yok
Uçan Sınıf
UÇAN SINIF

KONUSU: Rıfat İlgaz'ın "Hababam Sınıfı"na çok benzeyen bir sınıf anlatılmaktadır. Çocuklar, tüm yaramazlıklarına rağmen, temiz ve dürüsttürler. Onları da ancak, aynı sıralardan geçmiş olanlar anlayabilirler.

 

Yer yatılı bir lisedir. Kahramanlarımız edebiyat meraklısı Johnny Trotz, sınıf birincisi Martin Thaler ve karnı her zaman aç olan Matthias Selbmann, Fridolin, Uli ve daha birçokları.. Kah­ramanlarımızdan Matthias ne kadar iri ise, Uli de o kadar ufak tefekti.. Her an bir şamata, her an bir gırgır yapmak için fırsat kollayanlar çoğunlukta olduğundan, gülmek ve kendine gül-dürtmemek için sürekli dikkat göstermek gerektiğinin bilincinde (!) olan öğrencilerin çokluğundan; kavgasız, şamatasız, gürültü­süz nerede ise bir dakika bile geçtiği görülmemiştir. Hemen her okulda olduğu gibi, üst sınıflar İle alt sınıflar arasındaki çekişme­lerden doğan kavgalar ve hır-gürler de İşi... (Devam)
Diğer Konular 21 Mayıs 2013 Yorum yok
Ünlem Cümlesi
ÜNLEM CÜMLESİ

Sevinç, şaşkınlık, acıma, beğenme gibi duy­gulan içeren cümlelerdir.

Ünlem cümlelerinin sonuna ünlem işareti ko­nur. Ünlem cümlesi gerçek ünlemlerle yapılabildîği gibi ünlem anlamı kazanmış söz gruplarıyla da yapılır.

- Of! Canımı sıkmaktan bıkmadın mı?

- Eyvah, yine fırtına çıktı! ;

- Ne güzel hava!

• Olmaz, oraya gidemezsin!

- Hadi, dediğin gibi olsun!

- Herkese günaydın!

- Sakın, dediklerimi unutma! (Devam)
Diğer Konular 07 Haziran 2013 Yorum yok
Virgül
VİRGÜL (,)

1. Eş görevli sözcükleri, söz öbeklerini ayırmada kullanılır:

- Uğraş, didin, düşün. (Yüklemleri ayırmış.)

- Masanın üzerinde kitaplar, defterler vardı. (Özneleri ayırmış.)

- Paltosunu, çantasını alıp çıktı. (Nesneleri ayırmış.)

2. Sıralı cümleleri ayırmada kullanılır

- Okulunu bitirdi, askerliğini yaptı.

- Eve geldi, uyudu.

3. Uzun cümlelerde özneden sonra kullanılır:

- Babam, birkaç gün sonra iş gezisine çıkacak.

- Ahmet, kim bilir kaç kişinin canına kıydı.

4. Anlam karışıklığını önlemek için zamir ve adlaşmış sıfatlardan sonra konur:

- Yaşlı, doktoru dikkatle dinliyordu.

- O, köşedeki saatçide seni bekliyor.

5. Ara sözleri ayırmak için kullanılır:

- Elindeki kitabı, sanırım bir macera romanıydı, bir türlü bırakamıyordu.

- En sevdiğim kadını, eşimi, çok ihmal ettim.

6, Kabul, red... (Devam)
Diğer Konular 31 Mart 2013 Yorum yok
Yanlış Anlamda Sözcük Kullanma
YANLIŞ ANLAMDA SÖZCÜK KULLANMA

Bir sözcük yanlış anlamda kullanılırsa cümlede bir anlatım bozukluğu meyadana getirir.

- Başarımı azımsamasına bozuldum. (Küçüm­seme)

- Kendine özgün bir odası yokmuş. (Özgür)

- Cana yakınlığı, herkesçe sevilmesine neden oldu, (Sağladı) (Devam)
Diğer Konular 26 Nisan 2013 Yorum yok
Yanlış Yerde Sözcük Kullanma
SÖZCÜĞÜ YANLIŞ YERDE KULLANMA

Cümlede sözcüğün yanlış yerde kullanımı söz dizimi hatalarına yol açar. Bu da anlatım bozukluğu olarak kabul edilir.

- Soyguna katılan iki maskeli kişi aranıyor. (İki kişi)

- Okuldan ilk mezun olduğu yıl iş bulamadı. (İlk yıl)

- Eşyalar ücretsiz eve hemen teslim edilir. (Ücretsiz teslim) (Devam)
Diğer Konular 26 Mayıs 2013 Yorum yok
Yüklem
YÜKLEM

Cümlede işi, yargıyı, durumu bildiren sözcük ya da söz öbeklerine yüklem denir.

Aşağıdaki söz gruplarının cümle olabilmesi İçin sonlarına uygun yüklemleri getiriniz.

Bütün halk, köy meydanında........

Havalar, artık iyice...........

Hayatta en hakiki mürşit.........

Kazanmak istediğim okul............

Yardımlarınız için size....................

Yukarıdaki yüklemleri incelediğimizde görürüz ki, yüklem değişik türden sözcükler olabilir. Çekimlenmiş fiillerin yanı sıra ekfiil alarak çekimlenen isim soylu sözcükler de yüklem olabilir.

Aşağıdaki sözleri fiil soylu yüklemlerle tamamlayınız.

Okumadığı roman

Herkes kendi kusurunu.......

Ödevlerimi zamanında yapmaya

Yüklem, tek sözcük olabileceği gibi birden fazla sözcükten de oluşabilir. Bileşik fiiller, deyimler, tamlamalar yüklem görevinde kullanılır.

Aşağıdaki cümlelerin yüklemlerini bulunuz.

- Konuşma k... (Devam)
Diğer Konular 30 Mayıs 2013 Yorum yok
Yüklem Eksikliği
YÜKLEM EKSİKLİĞİ

Genellikle sıralı cümlelerde ilk cümle için kullanılan yüklem ikinci cümle için kullanılır. Ancak bu yüklemlerin ortak olması gerekmektedir aksi halde anlatım bozukluğu meydana gelir.

- Çoğu zaman müzik, bazen de televizyon iz­lerdi. (Müzik dinler)

• Sinemaya az, tiyatroya hiç gidemiyorum. (Giderim) (Devam)
Diğer Konular 06 Mayıs 2013 Yorum yok
Zarf Tümleci
ZARF TÜMLECİ

Yüklemin anlamını zaman, durum, yer-yön, azlık-çokluk, soru bakımından tamamlayan sözcüklerdir.

Aşağıdaki cümlelerde zarf tümleci olan sözcükleri bulup yüklemi hangi yönden tamamladıklarını belirtelim.

- Yemeklerini konuşmadan yediler ( Zarf Tümleci )

- Öğrenciler içeri girdiler. ( Zarf Tümleci )

- İş yaparken çok terledim. ( Zarf Tümleci )

- Gün doğmadan yola çıkmalıyız. ( Zarf Tümleci )

- Deneme sınavı ne zaman yapılacak. ( Zarf Tümleci )

Yükleme sorulacak "ne zaman, nasıl, ne kadar?" sorularının yanıtını veren sözcükler, hal eki alsalar da zarf tümleci olurlar. Ancak yer-yön zarfı olan sözcükler "-e, -de, -den" hal eklerini aldıklarında zarf tümleci değil, dolaylı tümleç olurlar.

- Borcunu üç taksitte ödedi. (Zarf Tümleci)

- Haftaya deneme sınavı var. (Zarf Tümleci)

- Bizimle yakından ilgilendi. ( Zarf Tümleci )

- Biraz dışa... (Devam)
Diğer Konular 09 Nisan 2013 Yorum yok
Toplam 7 sayfa, 6. sayfadasın: Önceki, 2, 3, 4, 5, 6, 7, Sonraki
Coğrafya Sitesi Tarih Sitesi Matematik Sorusu