Kimi farklı noktaları olmakla birlikte, ulusal Edebiyat dönemi ile Cumhuriyet dönemini kesin çizgilerle birbirinden ayırmak olanaksızdır. Ulusal edebiyat dönemi sanatçılarının önemli bir bölümü, benzer sanat anlayışlarıyla edebiyat yaşamlarını bu dönemde de sürdürdüler.
Kurtuluş Savaşıyla, Mustafa Kemal Atatürk önderliğinde, emperyalizme karşı verilen mücadele kazanıldı. 1923'te de Cumhuriyetin ilanıyla siyasal, toplumsal, ekonomik ve kültürel alanlarda büyük değişimler gerçekleşti.
Din birliğine dayalı ümmet toplumu yerini, ulusal devlete bıraktı. Teokratik devletten, demokratik devlete dönüşüm başladı. Latin alfabesinde geçildi. Türk Dil Kurumu ve Türk Tarih Kurumları kuruldu. Dilin özleşmesi hızlandı.
Bu değişim, sanat-edebiyatta da yansımalarını buldu:
Cumhuriyet öncesi sanatçılarının büyük bir bölümü İstanbul'da ya da diğer büyük kentlerde yaşardı. Varlıklı kesimlerin... (Devam)
Karışık olarak verilen sözcük ya da söz öbeklerinden cümle oluştururken öncelikle yüklem olan sözcük saptanmalı, yükleme sorulacak öğe sorularıyla cümle oluşturulmalıdır.
çok -inanırlar- yalan" sözcüklerinden anlamlı ve kurallı bir cümle yapabilmek için "inanırlar" sözcüğünden yola çıkmak gerekir, özne ve tümleç sorularıyla cümle oluşturulur.
- İnsanlar, gerçeklere çok zor; yalana ise çok çabuk inanırlar. (Devam)
A. YÜKLEMİN TÜRÜNE GÖRE CÜMLELER1. Fiil Cümlesi 2. İsim Cümlesi B. ÖĞELERİN DİZİLİŞİNE GÖRE CÜMLELER1. Kurallı (Düz) Cümle2. Devrik Cümle C. ANLAM YÖNÜNDEN CÜMLELER1. Olumlu Cümle2. Olumsuz Cümle3. Soru Cümlesi4. Emir Cümlesi 5. Ünlem Cümlesi 6. Şart Cümlesi 7. İstek Cümlesi D. YAPI BAKIMINDAN CÜMLELER1. Basit Cümle2. Birleşik Cümlea. Girişik Birleşik Cümleb. İç İçe Birleşik Cümlec. İlgi Cümlesid. Şartlı Birleşik Cümle3. Sıralı Cümleler4. Bağlı Cümle1. "ki"li Bağlı Cümleler 2. Diğer Bağlaçlarla Kurulanlar
A. Yüklemine Göre Cümleler Bir cümlenin yüklemi ya çekimli bir fiil ya da ek-fiille çekimlenmiş bir isi olabilir. Buna göre yüklemin türü bakımından cümleler ikiye ayrılır: 1. Fiil Cü... (Devam)
Cümlede boş bırakılan yerlerin veya yüklemin tamamlanmasında sözcükler arasındaki anlam ilişkisi, cümlenin akışı göz önüne alınır. Kullanılacak sözcüklerin dilbilgisi kurallarına uygunluğuna dikkat ediîir.
Aşağıdaki cümleleri uygun sözcüklerle tamamlayınız.
â–¡ Başarıya ulaşmanın yolu çalışmadan......
â–¡ Başarıya ulaşmak için çok çalışmak..........
â–¡ Başarıya ulaşmak için çok çalışmak gerektiğini ..........
â–¡ Neşeli insan......gibidir, girdiği yeri aydınlatır. (Devam)
Bir cümlede önemle belirtilecek öğe yüklemden önce getirilir. Öğeler, yükleme olan yakınlıklarına göre değer kazanır. Bu nedenle yüklemden hemen önce bulunan öğe cümlenin en önemli öğesi olur ve vurgulu okunur.
- Bu kitabı kitaplıktan bugün aldım. (Zaman)
- Bu kitabı bugün kitaplıktan aldtm. (Yer)
- Bugün kitaplıktan bu kitabı aldım. (Etkilenen varlık)
"mi" soru edatı yanma geldiği öğeyi vurgular. Annen bugün mü gidiyor İzmir'e ?
1. Nesnel Anlatım Yazarın, kendisini anlatımın dışında tutması, başka bir deyişle kendisini anlatımına katmaması, nesneleri, kişileri, kendi öz nitelikleriyle, yazarın kişiliğinden bağımsız olarak yansıtmasıdır. Örnek: Elektik, Benjamin Franklin tarafından bulunmuştur. 2. Öznel Anlatım Yazarın kendi düşüncesini, yorumlarını, duygularını kısaca konuya kendi "ben"ini kattığı anlatıma denir. Örnek: Günümüz yazarları birbirinin kopyası eserler yapmaktadır. 3. Dolaylı Anlatım Roman, öykü gibi anlatım türlerinde olayların yazar tarafından anlatılması. Başka bir deyişle bir sözün kişi, zaman, gösterici değişiklikleriyle aktarılan biçimidir. Örnek: Bana şunları söyledi: "Yarın çocukları alıp trenle buradan gideceğim." sözü dolaysız anlatımdır. Dolaylı anlatımda ise: "Bana yarın çocukları alıp buradan tren... (Devam)
Cümlede yargı cümlenin yüklemiyle ilgilidir. Yargının ortaya çıkmasında kipler rol oynar. Cümlede anlam sorularının genelinin bu türden yargı özellikleri ile ilgili olduğunu görmekteyiz. Bu nedenle kiplerin ne işe yaradığını çok iyi bilmemiz gerekir. Cümlede Vurgu Bir cümlede vurgu yükleme yakın olan söz ya da söz öbeğinde bulunur. Ancak soru cümlelerinde ve kimi bağlaçlarla bağlanan cümlelerde vurgu soru ya da bağlaç görevinde kullanılan sözcükle ilgili olduğundan her zaman yükleme yakın olan kavramda vurgu aramak yanlıştır. Eylem cümlelerinde vurgu yükleme en yakın ögedir. * Bu yıl sizi sınava biz hazırlayacağız.* Bu yıl biz sizi sınava hazırlayacağız. * Bu yıl biz sınava sizi hazırlayacağız. * Biz sizi sınava bu yıl hazırlayacağız. İsim cümlelerinde ise vurgu yüklemdedir. * Komşumuz... (Devam)
Cümlede, anlama uygun olarak bir sözün diğer sözlere göre daha baskılı bir şekilde söylenmesidir. Cümlede vurguyu dört şekilde görürüz: 1. Yükleme yakın olan söz vurgulanır. Ben eve dün arkadaşımla gitmiştim. Ben, eve arkadaşımla dün gitmiştim. 2. "mi" soru edatı genellikle vurguyu, kendinden bir önceki söz üzerine çeker. Ben, eve arkadaşımla dün mü gitmiştim? 3. "de" bağlacı da vurguyu, genellikle kendinden önceki söz üzerine çeker. Bu filmi arkadaşımla da seyrettim. 4. Cümle vurgusu yukarıda saydıklarımız yanında söyleyişle de sağlanabilir. (Devam)
Cümlenin, değişik işlevlerdeki öğelerin yargısal bütünlük içinde bir araya gelmesiyle oluştuğunu biliyoruz. Cümlede yer alan öğelerin sayısı yargının içeriğine bağlıdır. Yargı, yalın bir şekilde anlatılmak isteniyorsa iki ana öğeden (özle ve yüklemden) oluşur. Örnek: Dönüş yakındır Dönüş: özne, yakındır: yüklem. Yüklem Yargı bildiren sözcük ya da söz öbeklerine yüklem denir. Örnek: Zaten bu ailede aklı tam ayar kimse yoktur. Örnek: Gecenin hummalı sessizliği kulaklarında yüksek voltajlı bir elektrik akımı gibi vınlıyordu.
Özne ve tümleçler sonraki konuda işlenecektir. (Devam)